BAŞBAŞA

Kendimle başbaşa kalacağım bir anı kovaladım. Sessiz sedasız olmalıydı. Kimse duymamalıydı bu anı bana özel olabilmesi için. Çünkü insan çabuk etkilenirdi böyle şeylerden. Kimse rahatsız etmemeliydi beni, çıt çıkmamalıydı...

Ve gece, işte gece herkes yatakta...

Ve oda, kimse yok...

Her şey plana uygundu, kendimi duyabiliyordum... Yakındı bana, neredeydin kaç zamandır diye, sigara ikram ettim ona, sigarasını yaktım. Özür dilerim dedim, arada anımsadım seni ama biliyorsun işte zamanı durduramıyorum, akıyor. Hem yaşamamız gerekiyor, yalnız değiliz ki dedim. Sitem etti, bırak dedi rol yapmayı. Aynaya her baktığında farkındasın sen de aciziyetinin. Bu kadarsın işte alış buna! Hayır, yapamam. Diğerlerine ihanet olur bu yapamam. Neredeler hani. Neredeler diğerleri. Uyudular. Ya öncekiler? Onlara noldu. Sustum. Onlarda uyudular, hiç gitmeyecek gibiydiler. Ama uyudular... Tam bir uyku hali. Uyku yarım ölüm hali değildi belkide. Ölüm tam uyku haliydi...

Pencereyi aç. Ne dedin. Pencereyi aç,  duman altı oldu oda. Açtım. Çok içmeye başlamışsın bu mereti, hayrola dedi. Biliyorsun işte. Hayır bilmiyorum çok ihmal ettin beni. Hayır biliyorsun dedim. Üste çıkıp haklı olmak istedim belki de ama farkındaydım ben de ne kadar haksız olduğumun. Çünkü canımı yakmıştı aciziyetimin yüzüme vurulması. Sonuçta her doğru her yerde söylenmemeliydi, böyle söylemişti atalarımız. Yanılmış olamazlardı değil mi atalarımız? Yanılmışlar mıydı aceba? Gerçekten nasıldı bunu söyleyen birisi, aciz miydi benim aynadaki suretim kadar? Kabul ettim sonra, evet ihmal ettim seni  kabul ediyorum. Acizim onu da kabul ediyorum. Ama ne yapmalıyım?  Acizlikten yapıyorum bunları. Uyuyanları düşün dedi, önceki uyuyanları... Onlar da uyanıktı bir zamanlar. Onlarda senin gibiydiler. Alışkanlıkları vardı, alıştırdıkları vardı. Ve uyudular... Tamamen uyudular, uyanmamak üzere....

Bir sigara daha ister misin dedim. Aldı, yaktım. Ben dedim birgün uyuyakalmaktan çok korkuyorum biliyor musun. Alışkanlıklarımı kaybedeceğimden değil de alıştırdıklarıma kaybettirmekten çok korkuyorum. Ya ben uyuyunca dayanamaz onlar da uyumak isterse. Sen uyudun mu senden öncekiler uyurken? Sen uyumak istedin mi? Çok istedim ama yapamadım dedim. Çok acı çektim, uyumak istedim ama bir yandan da korktum. Korkuyorsun... Acı çekiyorsun... Ve hala acı çekerek uyanık kalmayı istiyorsun. Ne yapabilirim ki? Ne gelir ki elimden başka? Benimle birlikte kal. Gitme mesela. O zaman daha az acı çekersin belki. Sonra da vaktin gelince uykuya dalarız birlikte. Peki şimdikiler, sabah olunca gitmek isteyeceğim tekrardan. Haklı olabilirsin, alışkanlıklardan kurtulmak zor olsa gerek dedi. Sonra kendi sigara istedi bu sefer. Düşünmeye başladı... Ben de düşündüm, gerçekten şimdikiler nolacaktı, ben de sadece alışmış değil alışılmıştım da aynı zamanda. Ben de bir sigara yaktım. Ve bir süre karşılıksız konuştuk... Kimse birbirini duymadan... İçten gelen bir ses, dıştan gelen bir sükutla...

Ve oda...

Sessiz, karanlık, boş bir oda...

Yorumlar

Popüler Yayınlar